Yogada Sakatlanınca Karman Çözülür?
“Karmanın çözülmesi” miti yoga felsefesine ait değildir.
Bu söylem, geleneğin ana metinlerinde (Yoga Sutraları, Bhagavad Gita, Hatha gelenekleri) yer almaz; yakın dönemde yogaya eklemlenen New Age/pazarlama anlatılarının bir ürünüdür. Biz, pratiği mistik mazeretlerden arındırıp etik (Ahimsa), doğruluk (Satya) ve kanıta dayalı pedagoji eksenine yerleştirmeye devam edeceğiz.
Neden sorunlu?
- Acıyı “karmik arınma” diye adlandırmak, sorumluluğu dağıtır ve gerçek nedenleri görünmez kılar.
- Öğrencinin güvenliğini önceleyen yük yönetimi ve doğru doz tartışmasını gölgeler.
- Nocebo etkisi yaratır: “Bu acı kutsal” mesajı, zararlı beklentilerle gereksiz riskleri normalleştirir.
Yoga felsefesi ne söyler?
Bu, pasif kaderciliği değil; bilinçli eylemi, öngörüyü ve pedagojik sorumluluğu işaret eder. Yani: Doğru hazırlık, kademeli artış, yeterli dinlenme ve net iletişim.
Bilim ne söyler?
- Sakatlıkların önemli bir kısmı yanlış doz / hızlı yüklenme / yetersiz teknik kaynaklıdır.
- ACWR (Akut–Kronik Yük Oranı) için 0.8–1.3 aralığı en güvenli penceredir; ansızın yoğun atölye/seri pratikler oranı hızla yükseltir ve riski artırır.
- Pozlar “mistik” değil fiziksel kuvvetler üretir: kompresyon, gerilim, kesme, burulma. Boyun/omuz/diz vakaları bu kuvvetlerin uygunsuz dağılımıyla ilişkilidir.
Son söz
Biz, geleneği güçsüzleştiren efsaneleri değil; etik ilkeler, şeffaflık ve bilimsel doğrulama ile güçlenen bir pratiği savunuyoruz. Bu yolda ısrarcıyız. Çözülen karmalar değil, mitlerdir.
Yogarama Akademi